Salı Sofrası
Farklı ikiayrı futbol resmi
Sakaryaspor yeni sezonun ilk üç puanını alırken iki farklı futbol resmini santra noktasına koydu. kazandık ama ,kazanırken yaşadıklarımızı iyi test etmemiz gerekir. Kazandık ama savunmanın sağında solunda döküldük. Kazandık ama orta sahamız ,savunmamız çok açıklar verdi. Kazandık ama Yeşil Siyah inadımız boş tribünler önünde iyi tepki verdi. Kazandık ama özellikle ilk yarıda şansımız yaver gitti. Kazandık ama daha iyi koşabilmek adına ,takım olmak adına daha gidilecek çok yol olumuz olduğunu gördük. Kazanırken geriden gelip kazanmak alınan üçpuana artı değer kattı. Bandırmadaki kadro dokusuna sadık kalarak ,Sadık demişken ,o Sadık tel tel döküldüğümüz anlarda Serkan’ın arkasını iyi toplayamadığı anlarda olası bir gollük pozisyona çabukluğu ile önlemesi, kaleci Szumskinin döküldüğümüz anlarda yaptığı krtik kurtarış ilk yarın kötü bir yerde bitmesini önleyen kurtarışlar olarak notlarımız arasında yer aldı. Bütün bunlar olup biterken ,konuk takımın sağlı sollu bindirmeleri için ,care üretemeyen kulübeye ne demeli. Fofanaya ,Burunoya ,iki Iğdır golünün asistini yapan Eyüp’e önlem alamadığımız kötü bir ilk yarının 2-2 bitmesinde, bizim tanıdıklarımız Kaleci Furkan ve Burak Bekaroğlunun Kakutanın kafayla attığı golünde ortak hataları yeşil siyah şanstı. Sağ tarafta dökülen Fofana karşısında yerle bir olan Serkanın,R. Kobayların sağ tarafa gönderdiği topu , Vara giden pozisyonda Emre Demire yaptığı şık asiste gelen beraberlik golü, ilk yarı için soyunma odasına umut taşıyan yeşil siyah futbol resmiydi. İkinci yarı neler oldu? Gelin o yarıyı ayrı bir paragraf halinde birlikte değerlendirelim.
POZİSYON VERMEDİK
Seyredenlerin cezalı olduğu, boş tribünler önünde ikinci yarıda sahada farklı bir Sakaryaspor vardı. İlk yarıda dökülen ,rakibin hücum aksiyonları karşısında bize korku filmi gibi birlik yarı yaşatan sakaryaspor gitmiş yerine ,sahanın her yerinde topa daha iyi basan bir Sakaryaspor karşımıza dikildiğine tanık olduk.. Bu arada konuk Iğdır FK nın bu yarıda pili bitmiş gibi bir hali vardı. İki onlardan bir bizden üç oyuncunun kırmızı gördüğü bu yarıda 60 dakikada Iğdır’ın ilk yarıda bize yaptığının aynısın sağ taraftan biz yaptık. Oyuna sonradan giren Lukas Zwolonskinin ani Sakaryaspor kontratağında sağ taraftan Burak Çobana alda at dercesine kestiği ,yüzde yüz gollük atakta Burak Çobanın kaleciye takılması gelen golün habercisi gibiydi. Bu dakikadan sonra kulupe yorulan fizik gücü henüz yerine gelmemeş olan ilk golün sahipi Kakuta çıktı ( Kakuta demişken ikinci haftayı da boş geçmedi ) Genç Nijeryalı Akuaza oku girdi. Bu genç yetenek topla ikinci buluşmasında köşe vuruşu sonrası oluşan karambolde topa en son dokunan oyuncu olarak golü attı ve Sakaryaspor iki kez geriye düştüğü maçta öne gecen taraf oldu. İşin özeti ilk yarı kötü oynamasına karşın direnerek ,birazda şansının yaver gitmesiyle iki kez geriye düşmesine karşın geriden gelerek ,ikinci yarıda ,ilk yarının aksine rakipe pozisyon vermeden kazanan bir Sakaryaspor izledik. Galibiyet için bir taraftar gibi sevinen Teknik sorumlumuz umarım Iğdır Fk önünde oynanan oyun içindeki artıları eksileri iyi test eder. Son sözüm olsun, daha iyi bir Sakaryaspor için bu takımın içine eksik olan bölgelere örneğin orta sahaya ,örneğin sağ kanata alınacak ,takımın bu gün ki haline kalite katacak oyunculara ihtiyacı olduğunu dün söyledik alınan üç puan sarhoşluğuna kapılmadan yineliyoruz.
TRİBÜNLERE YENİ SEZON MESAJI
Sakaryaspor Bandırmada taraftarı önünde ,Sakarya’da boş tribünlere oynadı. Gecen yıldan kalan ceza ,biz ihem manen, hem de maddi olarak yanlız bıraktı. Düşünü yorumda Türkiyede bizden fazla ,taraftarının yaptıklarından ötürü ceza alan takım var mı? Bu sorunun cevabını bana maçı Tv den izleyen Sakaryaspor taraftarları versin. Defalarca yazıyoruz çiziyoruz ,takımın seven taraftar, takımına ceza aldırmaya sebebiiyet veren eylemlere baş vuran değil, takımına her konuda testek olan taraftarın adıdır. Ben bu yıl yeni bir yönetimle ,beş takımın lige veda edeceği yılda, üst sıralara göz kırpan takımın taraftarı olanların daha sağ duyulu hareket edip, takımına sportmenlik çerçevesi içinde bu senenin yeşil siyah rengi olmasını umut ediyorum.
SÜLEYMAN HURMAYI DİNLERKEN
Türk futbolunda haksız rekabet almış başını gidiyor. Süper ligimiz bir kaç iyi takımın tekeline girmiş, heyecanı giderek düşen, futbol kalitesi tartışılan ligimizde bu gelişmeyle ilgili Karagümrükün hesabını iyi bilen Başkanı bakın neler demiş? Sosyal medyada hakkında yakıştırmalar yapılsada ben ortaya attığı düşünceye bakarım. Gelin Başkan Hurmanın futbolda transfer pazarındaki adaletsiz harcamalarla ilgili olarak, rakamlar eşliğinde neler demiş? Süleyman Hurma başlıyor konuşmaya ,Şimdi size bir şey diyeceğim,Türk futbolunun bu gün için ürettiği yayın geliri150 Milyon EURO civarında .Eğer biz 150 Milyon EURO milyon luk yayın geliri üretiyorsak ,nasıl oluyor da bir oyuncunun toplam maliyeti 85,200 ,75,300 milyon EURO verip alabiliyorsak ,bu hesaplar eşliğinde bizim yayın gelirimiz 2 Milyar EURO olması gerek. Verdiğimiz paralara bakarak konuşacak olursak bu kalitede bir ligiz. Pekala gerçek böylemi ? Gelir dengesine bakarsak asla böyle bir lig değiliz. Avrupa kupalarına bakarsak hiç o kalitede bir lig değiliz. Peki biz nasıl bir ligiz be Bay Hurma . ? Güçlülerin hüküm sürdüğü, güçsüzlerin figuran olduğu iki bazende üç şampiyon adayının hüküm sürdüğü bir ligiz. Kalitemi,ne gezer. Herşeyin şampiyonluğa kilitlendiği, şampiyonluğun dışında alınan derecelerin bir hiç olarak okunduğu ,tamda bize göre bir ligte kendimizi eğlendiriyoruz.
ONUN ARABASI VAR GÜZELMİ GÜZEL ( KARASUSPORA YAKIŞTI)
Karasuspor bu şehrin önemli amatör futbola hizmet yuvası olan bir takımın ismi. Yılların Karasusporu Süper lig takımlarını taşıyan otobüse benzer bir arabayı kapısının önüne çekmiş. Ben bunu yeni yönetimin önümüze koyduğu bir anlayış,yeni yapılaşmanın başlangıcı olarak okuyorum. Birde ben bu Sakarya’da bir çok takımı kıskandıracak güzellikte olan otobüsün içine konulaçak olan futbol hedeflerini merak ediyorum. Aslonan günlük başarılar değil, aslonan geleceğe yatırımdır, aslonan alt yapı ,aslonan kurumsal yapıdır. Umarım bu Sarı Kırmızılı ,muhteşem görünümlü Otobüsün içi doğru planlamalarla doldurulur ve yolculuk öyle başlar. Bu at rada yeni Sarı Kırmızılı yönetime sorömak isyterim,son yıllarda alt yapıda yükselen değer olan alt yapıya da araba alınacak mı? Yoksa büyük araba ,büyüklerin maçı olmadığında alt yapıyamı tahsis edilecek. Bana göre bu araba olayı alt yapıyla da taçlanırsa bu Karasuya ,Karasu yönetimine ,bu sürece el veren herkese artı yazar.
BAŞIN SAĞ OLSUN MANSUR USTA
Mansur Yılmaz İzmit kökenli, Sakarya’da Medya sektöründe hizmet eden kişinin adı. İşinin ehli, hünerli elleriyle Bizim Sakarya’ya katkı sunan ,göze hoş hale getirmek adına ,Bizim Sakarya’nın okunurluğuna katkı sunan Mansur Yılmazı ben Bizim Sakarya’da tanıdım. Yakınlaşmamız ,medyatik yüreğimiz bu catı altında filizlendi. Onu benden daha iyi anlatacak olanlar olabilir ,saygı duyarım. Ben diyorum ki neslinin son türlerinden ,bu diyarlardan kopup giderse yeri zor dolar ,yerine koyabileceğiniz grafiker olduğunu günün koşullarında düşünemiyorum. Bu günki Bizim Sakarya’ya onun verdiği lezzeti veremeyeceğini düşündüğüm bu güzel insan ,gecen hafta hayat arkadaşını kaybetti. Yılmaz ailesinin iki dalından biri koptu. Acı düştüğü yeri yakar, biz ne desek boş. Hayat böyle bir şey, Yılmaz ailesinin çevresini yakınlarını,iki güzel kızını ,bu acılı günde tanıma fırsatım oldu. Mansur Yılmazın açılı gününe patronumuz Adnan Yüksel ,Yusuf Çinal ben Nazım Aktürk olarak gittik ve Mansur Yılmaza ,ebediyete göc eden hanımına, annelerin ölümü ile yıkılan iki güzel kızına taziyede bulunup döndük. İzmite baş sağlığına giderken ve dönüşte İzmitin metroböl bir kent olduğuna her konudaki yapılaşmanın içinde yatan güzellikleri bir kez daha görürken ,Sakarya’nın Büyük köy hali yüreğimi bir kez daha burktu. Valla ben arasıra İzmite gidip hava alıyorum. Oradaki havayı ben Sakarya’da bulamıyorum. Bulan varsa parmak kaldırsın.
İKİ ARADABİR DEREDE MİSALİ ( ENGİN BIÇAK )
Gecenlerde içinde Sakaryalı hakemlerinde olduğu MHK nın sezon başı koşu testlerini yerinde izledim. Hem bu günü test ettim,hemde kendi hakemlik yıllarım gözümüm önünde duygu yüklü anlar bırakarak bu günle öpüştü. Ekrem Kara berberde atletik test anında bir masada Engin Bıçak ( Hani şu birileri istemiyor diyerek İHK den yerinden edilen ,ikiarada bir derede kalır misali hala hakem evinde tartışılan adam ) günün içine katkı sunarken gördüm. Başkan Özgür Aygüne sordum, Engin Bıçakın burada ne işi var? İşini yapıyor hocam, İHK olarak atletik testte onun bu işlere yatkınlığından faydalanıyoruz.. Engin Bıçakı birileri istemese de biz onu istiyoruz ve onun bu camia için faydalı olduğunu düşünüyoruz dedi ve ekledi,Biz onu tekrar kurulda görmek istiyoruz. Bu uğurda girişimlerimiz sürüyor ve sürecek diyen kişinin adı İHK Başkanı Özgür Aygün. Çalışkan bu camiaya faydalı olabileceğini düşündüğüm ,hem içerde ,hem dışarıda hakemliğe hizmet etme aşkıyla dolu olan Engin Bıçak gibi isimlere bu camianın ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Daha iyisi veya İyileri varsa isim verin yazayım ismini verdiğiniz ismi de hizmet kantarına koyup hep beraber tartalım.
