Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası Kasım Ayı Olağan Meclis Toplantısı Meclis Başkanı Erdem Ercan başkanlığında Yönetim Kurulu Başkanı A. Akgün Altuğ, Yönetim Kurulu Üyeleri ve Meclis Üyelerinin katılımıyla Erol Öztürk Hacıeyüpoğlu Meclis Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi.
Gündem maddelerinin müzakere edildiği toplantıda Meclis Üyeleri kürsüye gelerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulunup sektörleri hakkında değerlendirme gerçekleştirdiler.
Bütçe İzleme Raporu Sunumu’nun ardından söz Alan 21. Meslek Komitesi (Otomotiv ve Yedek Parça Ticareti) Meclis Üyesi Talip KURİŞ, “Bir hatırlatma yapmak istiyorum. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Cem Gün, 2025 Şubat ayındaki meclis toplantımızda Doku Kültürü Laboratuvarı ile ilgili prezantasyon vermişti. Meclisten birkaç arkadaşımızla birlikte daha detaylı bir bilanço istemiştik Mutfak Sanatları Akademisi’yle de ilgili. Akgün Başkanımız da Nisan Ayı meclisinde bağımsız denetimden geçileceğini ve sonrasında da sunulacağını söyledi. Önümüzdeki ayda da Odamızın bütçesi görüşülecek ve ben bir hatırlatma yapmak istedim.” dedi
Meslek Komitelerinin Sorunlarının Görüşülmesi gündem maddesinde söz alan:
26. Meslek Komitesi (Mobilya İmalatçıları ve Malzemecileri) Meclis Üyesi Musa Emre TEVER, “26. Meslek Komitesi olarak sektör temsilcilerimizle birlikte sık sık kapsamlı bir istişare toplantıları gerçekleştiriyor, komite çalışmalarımız, sektörümüz, nitelikli istihdama yönelik de süreçleri istişare ediyoruz.
Üyelerimizin en yoğun şekilde dile getirdiği konular ise şu şekilde öne çıkıyor. fuar alanı eksikliği her sektörde hissediliyor, meslek liselerinde bölüm değiştirebilme işlemlerinin kontrollü şekilde yapılmasına yönelik mevzuat düzenlemesi, öğrencilerimizin kendi ilçelerinde olmayan bölümleri diğer ilçelerde tercih edebilmelerine imkân tanıyacak bir mevzuat düzenlemesi, meslek liselerinin cazibesini artırmak adına tanıtım, burs, ücretsiz ulaşım gibi katkıların sunulması, üyelerimize özel indirim anlaşmaları yapılması talep ediliyor.
Paylaştığımız tüm bu başlıklar; Sakarya’nın sanayi gücünü, gençlerimizin mesleki yönelimlerini, sektörlerimizin rekabet kapasitesini ve şehrimizin ekonomik geleceğini doğrudan etkileyen kritik konulardır. Katkı sunan, fikir üreten ve emek veren tüm komite üyelerimize teşekkür ediyorum.” dedi.
18. Meslek Komitesi (Mühendislik ve Mimarlık Hizmetleri) Meclis Üyesi İlker ERGÜL, “Odamızda yangın yönetmeliği toplantısı gerçekleştirdik çok yoğun katılımla geçti. Ciddi manada sektörün dikkatini çekti. Yönetmeliği bilmek sorunları çözmüyor, yangınla ilgili ciddi adımlar atılması gerekiyor. 2014 yılına kadar kanun proje hazırlanır sonra itfaiye daire başkanlığından onay alınırdı ancak kanun sonra değişti ve itfaiye başkanlığı onayı olmadan ilgili belediye onayıyla projeye başlanması kararı çıktı. Ancak birçok ilgili belediyelerde yangınla ilgili bir uzman yok, belediyede kontrol mekanizması olmadığı için iskanı da veriyor ancak iskanlı binada işyeri açmak için gidildiğinde itfaiye hatalı olduğu için onay vermiyor. Birçok binamız yangın raporu olmadan kullanılmak zorunda kalıyor. Çözüm ise basit: en baştan itfaiye başkanlığının onayıyla birçok sorun çözülür. Kanun değişmelidir.” dedi.
15. Meslek Komitesi (Sağlık, Temizlik ve Kozmetik Ürünleri Ticareti) Meclis Üyesi Nihat NAMA, “5996 sayılı kanunun amacı bitki ve hayvan sağlığının tüketici refahı için korunmasıdır. Hayvan sağlığı için kullanılan tıbbi ürünlerin satışı sadece ecza ve veteriner ecza depolarından olması, perakende satışının ise yetkili yerlerden sağlanması gerekmektedir. Ancak maalesef bu ürünler kolaylıkla internetten satılabiliyor. Bazı kırsal kesimlerde bakkallara kadar düşmüş durumdadır ve bunun önüne geçmek için caydırıcı cezaların uygulanması gerekiyor.
31. Meslek Komitesi (Bilişim ve Telekomünikasyon) Meclis Üyesi Necmettin KIRIK, “Meslek liselerine girişte bölümler belirleniyor ama daha sonra aşçılık bölümündeki arkadaşlar geliyor bilişim bölümüne geçiyorlar. Böyle bir uygulama olamaz. Bunun önünün kesilmesi lazım. Bizim meslek grubu için bereketli bir sene. Karasu’da bir meslek yüksek okulunun TOBB bünyesine alınması bizim açımızdan da nitelikli iş gücü açısından da faydalıydı. 4 yıldan uzun zamandır Ferizli’de lojistik bilişim organize sanayi bölgesiyle ilgili çalışmalar yapıyorduk. Müteşebbis heyeti oluşması anlamında sona geldik. İnşallah yeni dünyaya uygun, akıllı lojistik depolar oluşacak. İnşallah bir an önce oluşum tamamlanır ve hem ekonomiye hem de Sakarya’ya katkı sağlar. Yeşil bir organize sanayi olacağını düşünüyoruz. Bu yönden de çok önemli. Katkılarından dolayı tüm yönetim kurulumuza ve yönetim kurulu başkanımıza teşekkür ediyorum.” dedi.
29. Meslek Komitesi (Eğitim ve Öğretim Faaliyetleri) Meclis Üyesi Kenan TAÇYILDIZ, “Yönetmeliği yapan arkadaşlar oturduğu yerde kendi hallerinde çalışma yapıyorlar. Aslında kurumların başına ne geliyorsa yetkisiz ve bilgisiz kişilerin bu yönetmelikleri hazırlamasından geliyor. Bizim kreşlerimiz var. Çalışanlarımız bu kreşlere çocuklarını bırakıyor. Bu kreşler zamanında ruhsat ve izinlerini almışlar ancak yönetmelik değişince yine denetim başlamış. Tamam denetim şart ama bizde en büyük sorun yönetmeliklerin birbiri ile uyumlu olmayışı. Biri A’yı istiyor diğeri B’yi istiyor. 2010’da açılan bir kreş o günkü tüm raporlara göre uyumlu bir şekilde açılmış. Teftiş yapıldığı zaman 2025’e göre teftiş yapılıyor. Kreşlerimiz bu yüzden büyük bir sıkıntı içinde. Başkanımızla birlikte Aile Sosyal İl Müdürlüğü’nü ziyaret ettik. İtfaiye Daire başkanımıza gittik. Denetimde bunları yapmazsanız kapatacağız. Kapatmak kolay da burada birçok çalışan ailenin çocukları var. Kapatmak işi çözmüyor. TOBB’a yazdık cevap bekliyoruz. Ne olduğunu ben de bilmiyorum. Zamanında yapılsa bu işler kurumlar böyle sıkıntı çekmez. Bakanlıklarımız bu yönetmelikler için bir araya gelsin ve uyum içinde çalışsınlar.” dedi.
12. Meslek Komitesi (Kitap, Kırtasiye, Basım, Reklam, Medya ve Yayın Kuruluşları) Meclis Üyesi Zafer BEKDEMİR, “Bu ay içinde meslek mensubu üyelerimiz ile reklamcı, tabelacı ve ajanslardan oluşan bir meslek grubu ile küçük bir çalıştay yaptık. Çalıştay sonucunda çıkan sonuçlardan biri de fuar olayıydı. Gerçekten hala bir fuar alanımızın olmaması çok büyük eksiklik. Bununla ilgili büyükşehir belediyemizin bir çalışması vardı. İnşallah kısa süre içerisinde hayata geçer. Tüm sektörler vasıflı personel bulmakta çok zorlanıyor. Meslek liseleriyle, okullarımız ile görüşmeler yapıyoruz ama bir sonuca ulaşamıyoruz. O toplantımızda bir arkadaşımız dedi ki, bizler grafik tabanlı programlar kullanıyoruz. Biz kullandığımız programalar binlerce euro vererek lisans bedeli ödüyoruz. Bu programları kullanacak arkadaşlar nedense bize üniversiteden gelmiyor. Bu programların ücretsiz ve lisanssız halleri var. Üniversitemizde bu program öğretiliyormuş. Bizlerin binlerce euro verdiği programlar üniversitelerde öğretilmiyor. Bizim aradığımız vasıflı personeli yetiştirecek okulda bizim kullandığımız programlar öğretilmiyor. Üniversitemize gittik ve bu durumu hocalarımıza da sorduk ve onlar da bunu doğruladı. Biz bu programalar binlerce lira verirken siz gençlere bunları öğretmiyorsunuz. Herkes kendi kolayına geleni yapıyor. İnşallah bu sorunu çözeriz. Mesleğin ihtiyacı olan personel yetişebilmesi için meslekten birilerinin müdahale ediyor olması lazım.” ifadelerini kullandı.
4. Meslek Komitesi (Tarım Ürünleri Üretimi ve Ticareti) Meclis Üyesi Ahmet BAYRAK, “Dünyada ve Türkiye’de gıda enflasyonu her geçen gün daha da artıyor. Özellikle 2021 pandemi yaşandığı günden bugüne kadar Türkiye’de et fiyatları yüzde 600 civarında arttı. Dünyada dolar bazında gıda enflasyonu ile Türkiye’deki gıda enflasyonunu karşılaştırdığımızda dünyadaki artışa göre Türkiye’deki gıda enflasyonunun çok daha negatif ayrıştığını görüyoruz. Türkiye’de özellikle tarım ve hayvancılık konusunda doğru şeylerin yapılmadığını söyledik. Ciddi bir şekilde karkas fiyatının sene sonu 600‘ü bulacağından bahsetmiştik o bandı buldu. Sektörü tehdit eden çok daha büyük problemle karşı karşıyayız. O da şap hastalığı. Artık bu salgın olmayı geçti. Türkiye’de resmen bir pandemi şeklini aldı. 10 bin büyük başlı bir damızlık çiftliği olan, süt çiftliği olan arkadaşımız 2 bin hayvanını bu hastalıktan dolayı kesmek zorunda kaldı. Orta vadede yapacağı zararları kestirmek çok zor. Bugün 19-20 lira bandında olan süt fiyatının 6 ay içerisinde 30-35 liraya çıkacağı ön görülüyor. Yakında ette ve sütte arz eksikliğiyle karşı karşıya kalacağız. İnsanlar artık bu işi yapmamaya, bu işten çıkmaya başladı. Biz kendi hayvanımızı üretemiyoruz. İthalattan para kazanan bir ekip var çiftçiler bu işin zorluklarını çekip bundan yararlanamıyor. Ülkemizi inşallah bu dip noktasından doğru şeyleri yaparak çıkarırız.” dedi.
21. Meslek Komitesi (Otomotiv ve Yedek Parça Ticareti) Meclis Üyesi Ahmet Öztürk HACIEYÜPOĞLU, “Hendek’te tarım fuarı çok güzle bir organizasyon olmuş. Şehirde fuar alanı organizasyonunun en kısa sürede hayata geçmesini temenni ediyorum. Burada sektörel olarak Türkiye’ye yön veren alanlar var. Bunlarla ilgili de fuar alanları oluşabilir. Böyle bir alanın en kısa sürede hizmete girmesini temenni ediyorum. Meclis bu firmalar için sermaye artırımına yetki veriyor. Doğal olarak buradaki meclis üyelerinin bu konu hakkında bilgi edinmesinden daha doğal bir şey yok. Bunun için bizim tek tek mali müşavire gitmemize de gerek yok. Kapalı bir oturum yapılır, burada arkadaşlarımız bilgilendirilir. Bu konuda da bir çalışma yapılırsa memnun oluruz.” dedi.
Dilek ve Temenniler gündem maddesinde söz alan:
17. Meslek Komitesi (Kooperatifler, Enerji Altyapı ve Hafriyatçılar) Meclis Üyesi Mehmet ÇATALBAŞ, “Karasu’da mesleki eğitim merkezimiz var öğrenci sayısı 500’ün üzerinde. Kocaali ve Ferizli’den de merkezimize öğrenciler geliyor. Ferizli ile irtibata geçtik ve sanayi sitesi yönetim binasının talep gelmesi halinde mesleki eğitim merkezi yapılabileceği belirtildi.
Tarım ve fındık ile ilgili her çok konuştum. Şu anda fındıklarda zirai don ve sonrasındaki sıcaklıktan dolayı daldelen hastalığı oldu. Artık 1 metreden itibaren dallar budanıyor. Bu konuda yapılacak en önemli şey bahçelerin yenilenmesidir. Odamızın sahibi olduğu doku kültürü laboratuvarıyla fındık fideleri üretimi yapmamız gerekiyor.
Kokarcayla yeteri kadar mücadele edilmiyor. Kamu adına bu mücadeleler çok zayıf. Sadece fındık değil tarımın tamamında sıkıntı var. Her türlü mahsule zarar veriyor. SATSO olarak kurumları harekete geçirmemiz gerekiyor. Fındıkta 10 randıman düşüklüğü var ki bu zamana kadar bu görülmemiştir.
Ferrero firması çok ciddi bütçeler harcayarak başka ülkelerde fındık bahçeleri kurduruyor. Ülkemizdeki alanında uzman profesörlerle çalışarak farklı ülkelerde bahçeler kuruyor. Bizde rekolte düşüyor diğer ülkelerde artıyor. Maalesef kan kaybediyoruz.” ifadelerini kullandı.
31. Meslek Komitesi (Bilişim ve Telekomünikasyon) Meclis Üyesi Necmettin KIRIK, “Yapay zekâ diye bir şey var ve gümbür gümbür geldi ve daha da büyüyor. Bu icat bazı mesleklerin de yıllar içinde yerini alacak.. Tasarım, yazılım kodlama, video gibi işleri bu yapar hale gelecek. Nitelikli istihdam sorunu devam ediyor. Son yıllarda gençleri haklı olarak daha çok yazılıma ve bilgisayar mühendisliklerine yönlendirdik, bu güzel bir şey ama hiç sahada teknik destek alanında el becerisiyle öne çıkacak kimseyi yönlendirmedik. Sektörler olarak yapay zekânın getireceklerine ve götüreceklerine yönelik yatırım yapmamız gerekiyor.” diye konuştu.
29. Meslek Komitesi (Eğitim ve Öğretim Faaliyetleri) Meclis Üyesi Mustafa YILDIRIM, “Su sorunu büyük bir sorun. Sapanca Gölümüz bize önemli bir ders veriyor ve tüm kamu/özel kurumlarının su bilinci konusunda hem tedbir hem de eğitim konusunda girişimde bulunması gerekiyor. Sapanca gölümüzün bu halini hiç görmemiştik. Bu Sapanca Gölü’yle bitmiyor ve ülkemizde vahşi sulamanın hızlı bir biçimde sona erdirilmesi gerekiyor. Suyun tasarrufuna yönelik ciddi eğitimlerin verilmesi, su hovardalığı yapıldığında da yaptırımların ağır ve caydırıcı olması gerekiyor. Su savaşları da dünyada daha erken çıkacaktır.
Son günlerde basında yoğun şekilde çıkan, Kaynarca’daki karma OSB için burada yer edinmiş bir dernek ve onun mensuplarının ciddi şekilde kimya ile ilişkili olduğu, İstanbul ve Kocaeli’ndeki kimya sanayisinin Kaynarca’ya taşınacağı ve burada böyle bir çalışmanın yapıldığı söyleniyor. Bunun da hem Kaynarca ilçemize hem de ilimize ciddi zararlar verebileceği yazılıyor. Bununla ilgili Yönetim Kurulu Başkanımız bir bilgi paylaşırsa memnun oluruz.” dedi.
4. Meslek Komitesi (Tarım ve Hayvancılık Meslek Grubu) Meclis Üyesi Ahmet BAYRAK, “Bizler fındık bahçelerinin yenilenmesi konusunda SATSO A.Ş’de görüştük ve bunun çok kapsamlı bir iş olduğunu, sadece SATSO Doku Kültürü Laboratuvarı’nın 20 yıl aralıksız çalışsa ancak ülkedeki bahçelerin yenilenebileceğini konuştuk. Çok uzun bir süre lazım ve bahçelerin verimli hale getirilmesi için tüm kurumların el ele vereceği ciddi atılım gerekiyor. Ülkemizde dönümden 80 kg fındık alınıyor ancak Amerika’da bu oran 200-300 kg arasındadır. Diğer ülkelerde birim alanda alınan verim çok daha fazla.
Bizler SATSO A.Ş bünyesinde Odamız adına gönüllü bir görev yapıyoruz. Meclis üyelerimizi çağırdım ve gelenler inceleme yaptı. SATSO A.Ş’de görev alanlar huzur hakkı almıyor tamamen gönüllük esaslı. Bizler istiyoruz ki üretilmeyen türleri burada üretelim, Sakarya bu konuda bir merkez olsun. Meclisimizden ne yaptığımızı merak edenler varsa onları laboratuvarımızdaki çalışmaları göstermek isteriz.” ifadelerini kullandı.
31. Meslek Komitesi (Bilişim ve Telekomünikasyon) Meclis Üyesi Behlül BAYRAK, “Burada herkesin tek amacı bulunduğu sektörün sorunlarına yönelik çalışıp iş kollarını geliştirmek. Şehrin ilgilendiren projelerde radikal konuşmak önemli. Bizler sürekli şehrimize bir görüş yayıyoruz: alışverişlerimizi Sakarya’dan yapalım. Üyelerimiz her zaman bizim yanımızda.
Şimdi de ticaret erbaplarımızın ticaretini geliştirecek, ailelerin eğlenmesini sağlayacak festival yapıyoruz. Herkesi Festburada’ya bekliyoruz.
Biz Sakarya’nın en büyük ailesiyiz. Ortak paydamız Sakarya! Burada amacımız şehrimizin zenginliklerini birlikte göstermektir. Stant açarak bir ticari gelir sağlamak hedefi değil millette eğlenebilecekleri, organizasyonel anlamda renkli bir etkinlik gerçekleştirme amacındayız İlk festivali Çark Caddesi’nde yaptık çok güzel oldu, benimsendi. Şimdi de çok güzel olmasını ümit ediyoruz, çabalıyoruz. Desteklerinizi, önerilerinizi bekliyoruz.” diye konuştu.
17. Meslek Komitesi (Kooperatifler, Enerji Altyapı ve Hafriyatçılar) Meclis Üyesi Adnan BORAZANCIOĞLU, “Odamız bizlere 2026 iş planı çalıştayları için bir anket gönderdi. Yıllardır odamıza katkı sunmak adına birçok ankete severek ve hassasiyetle cevap verdim. Arşivime baktığımda ise 2007 yılındaki anketteki önerilerimi buldum. 2007 yılında 19 madde halinde öneri sunmuşum ve birçoğunun hayata geçmiş olması beni mutlu etti. Bazıları ise aradan geçen yıllara rağmen geçerliliğini koruyor.
Odamız seçimlerine 1 yıldan az bir süre kaldı. Sektörümüze katkı sunmak adına sorumluluk almak isteyen temsilciler sahaya çıkmaya başladılar. Bugüne kadar bizler de sektörlerimiz için sorumluluk bilinciyle çalıştık çabaladık ve artık 1 yıl sonra gerçekleşecek odamız seçimlerine katılmama kararı aldım. Bu çatı altında görev almış olmaktan şeref duydum, benim için büyük bir tecrübe oldu. Hepinizin bu çatı altında camiamıza daha fazla katkı sunmasını temenni ediyorum.” dedi.
12. Meslek Komitesi (Kitap, Kırtasiye, Basım, Reklam, Medya ve Yayın Kuruluşları) Meclis Üyesi Zafer BEKDEMİR, “Yapay zekâyı kullanan birinin akıllı olması gerekiyor. Yapay zekâya talimat verme konusunda da bilgili olmak gerekiyor. Bazı yapay zekâ arşiv programlarıyla maalesef tembelliği öğretiyorlar. Bizim önem verdiğimiz yapay zekâyla iş birliği içinde çalışmayı öğrenebilmektir. Yapay zekâyla birlikte grafik ve tasarım bitmez evrim değiştirir.” diye konuştu.
31. Meslek Komitesi (Bilişim ve Telekomünikasyon) Meclis Üyesi Necmettin KIRIK, ““Yapay zekâ özellikle birçok meslek grubunun yerini alabilecek bir durum. Buna ayak uydurmak gerekiyor.” dedi.
Toplantının sonunda meclis üyelerinin değerlendirmelerine yönelik açıklamada bulunmak üzere kürsüye gelen SATSO Yönetim Kurulu Başkanı A. Akgün Altuğ, “Fındık bahçelerinin yenilenmesi konusunda tüm kurumlar önemli çalışmalar yapıyor. Bizler de bu konuda üzerimize düşeni yapacağımızı ilimiz siyasi ve yöneticilerine ilettik.
Sapanca Gölünün Geleceği İçin Sanayide Gri Su Kullanımına Yatırım Yapılmalı
Yakın zamanda Sapanca Gölümüze yönelik aldığımız verilerle yapay zeka programında çalıştık. 250 milyon metreküp su kaybolmuş durumda. Bu 1-2 senede yerine gelecek bir şey değil. Yaklaşık 4 metre göl alçaldı. Bizim su kullanımında bilinç yaratmaya yönelik girişimlerde bulunmamız gerekiyor. Özellikle sanayide gri su kullanımı konusunda girişimlerde bulunulmalı. Kocaeli bu konuya ciddi yatırım yapıyor. Yuvacık barajının üstündeki yükü gri su kullanımıyla aşmaya çalışıyorlar.
Sakarya’yı Dilovası Değil Leverkusen Yapabiliriz
OSB’lerle ilgili yapılan değerlendirmeler zamanla yalnızca Kaynarca Karma OSB ile sınırlı kalmayarak Mobilya OSB ve Lojistik OSB’yi de kapsar hale geldi. Kamuoyunda “OSB istemeyiz” diye bir algıya neden olduğunu görüyoruz.
Biz her zaman üretimin ne kadar önemli olduğunu söylüyoruz ve Cumhurbaşkanımızın da dile getirdiği gibi, şehrimizin tamamındaki OSB ve KSS dâhil tüm sanayi alanlarının, Sakarya’nın toplam yüz ölçümünün yüzde 2’sini geçmemesini hedefliyoruz. Yıllar sonra bile sadece yüzde 2 olarak kalması gerektiğini savunuyoruz. Şu anda 0.90 seviyesindeyiz. Daha payımız da var.
Bu %1’lik sanayi üretiminin yarattığı ekonomi ihracat anlamında 10 milyar dolardır. Birçok OSB’miz planlama veya altyapı çalışması durumunda. Önümüzdeki 10 yıl içinde burada altyapılar bitecek çalışmalar başlayacak bu 10 milyar dolar ihracat en az 2’ye katlanacak, en az 100 bin istihdam olacak. Şehrimiz göç almak durumunda kalacak ki üniversitelerimiz bu konuda çok önemli.
Kaynarca, OSB konusunda zengin bir ilçemiz. OSB’nin yönetim ve müteşebbis heyetinin dernekle pek işi yok. Kaynarca olmadan önce Kocaali’nde de bir Karma OSB konusu vardı ki aslında da böyle bir şey yoktu. Deniliyor ki; ilimizi Dilovası yapmayacağız. Olaya şu açıdan bakmak lazım: Türkiye’nin kimya sanayii ithalatına yılda harcadığı para 30 milyar dolar. Kimya dediğimiz şey her sektörün üretiminin neredeyse her alanında var. Birçok ürünün hammaddesi. Türkiye büyük bir çoğunluğunu ithal etmek zorunda kalıyor.
Dilovası diye benzetme yapılıyor ancak Almanya’daki Leverkusen şehrine de bakılmasını tavsiye ediyorum. Orada dev kimya sanayisi firmalar var ve üretim yapıyor. Kimya ile öne çıkmış bir şehir. Benzer şehirler de var ve kimya üretmesine rağmen Avrupa’da en yaşanabilir şehirler arasındalar. Dilovası olacağız diyenler neden Düsseldorf ya da Leverkusen olalım demiyorlar. Biz neden gerektiği gibi olmayalım. Doğru uygularsak hem Sakarya’ya hem ülkemize faydalı bir iş ortaya çıkabilir. Önemli olan doğru uygulamak.
Ancak ben SATSO Başkanı olarak şehrin istemediği hiçbir şeyi yapmam, yapmayı da iddia etmem. Kocaali için de gündeme geldiğinde o zamanlarda sık sık gittik. İlçe halkıyla görüştük. Kaynarca’da da aynı şekilde istenmiyorsa bu yapılmaz. Ancak bu bakış açısı doğru değil. Ayrıca da biz sadece şehrin ticaret ve sanayi odasıyız. Bu şehrin siyaset kurumu var, üst düzey bürokrasisi var, valimiz var ve karar verici bunlardır. Onlar da bizimle aynı fikirdedir. Bu yatırımlar burada yapılmazsa da başka şehirlerde illaki yapılacak. OSB’ler sürekli denetlenebilir bir yapılardır. Üretmezsek biteriz ve dünya nasıl yapıyorsa, diğer ülkeler insan sağlığına, arıtma ve filtre konusuna ne kadar hassasiyet gösteriyorsa bizler de iki katını gösteririz”.
