Üç puan içinden Szumskiye en fazla payı uzatıyorum ?
Sakaryaspor çok baskı yediği ,rakibin baskıdan top kayıpları yaşadığı anlarda karşı kaleyi hatırladığı bir maçın içinden çok ,ama çok önemli bir üç puan çıktı. Valla adamların Ezesini, oynadıkları oyunu görünce, bu adamlar bu gün bizi sakın ola ki eze eze yenmesinler diye biç geçirdiğim bir düşünce selinden sonra gelen üç puanı, kalkıp ayakta alkışlamak gerek. Kötü oynanan ve farklı kaybedilen Bolu maçının ardından gelen altın değerindeki üç puan için , bu alkış selinden kime daha fazla pay uzatalım? Tatbiki son haftalarda hatalı goller yiyen, bu maçta kendine gelen, kendi klasına uygun kurtarışlar yaparak alınan üç puana her yaptığı artı değer katan kurtarışla Polonyalı kalecimize benden tam ayar alkış gider. Neler kurtardı neler,saymakla bitmez. Szumskiye kritik üç puan için alkışların büyüğünü gönderdikten sonra gelin maçın içinden çıkan başlıklara bir bakalım.
EMRE DEMİRDEN ÇILIZ ALTIN VURUŞ
Emre Demir bana göre bu fiziki yapısıyla ilk on bir oyuncusu değil. Fiziğe dayalı oyunlarda onun futbol zekası bazen ön plana çıksa da bu düşüncem değişmez. Ben onu daha ziyade bir hamle oyuncusu olarak futbol beynime not ettim. Bakmayın siz bu maçta onbir başladığına takımın kadro içi sıkıntılarından dolayı kendini ilk on birde buldu. Ancak gole yatkınlığı, çabukluğunda ,ufacık boyuyla da kafasını bazen iyi yerlere sokmasın ada laf söyletmem. Pendik maçında atılan gol çılız olsada ,Pendik kalecisinin yumurtladığı bir gol olsa da, bu üç puandan ona pay uzatılır. Sonramı kime uzatalım? Takım olarak herkesinde bu maçın önemini kavrayarak ,dalga dalga gelen Pendik ataklarına direnen, fırsat buldukça da karşı kalşeye yüklenen diğer oyuncularımızda pay uzatmak gerek. Sonuçta futbol bir takım oyunu., Bazen iyi futbolcular ortaya çıkıp istediğinizi alanızda, bu işe katkı sunana diğer oyuncuları unutmamak gerek. Bir not daha, sakatlığından dolayı tam olarak verim alamadığımız Ozegovicin bizi ilerde tutmak adına önemli bir futbolcu fikürü olduğunu buraya not etmek gerek. Bu arada Ömer Şişmanoğlu olmadığı için 20 kişilik kadroya yazılıpta İlker Pürenin süre vermeye cesaret edemediği Alpaslan Demirde kadrodaydı.
YANLIŞ YAPILAŞMA VE GS
Süper ligde son üç yıldır zirvenin tepesinde iki takım boy gösteriyor. Neden ? Neden olacak GS ve FB dışında kalan takımların hem ekonomik yapıları hem de sezon başı yapılaşmaları bu iki takıma göre çok gerilerde geziniyor. Özellikle Beşiktaş’ın Yapılaşma konusunda attığı Siyah Beyaz adımlar tam bir fiyasko. Ahmet Nur cebinin ikinci yılı, Hasan Aratın gelişi ile atılan yanış yapılaşma adımları Beşiktaş’ı bu gün için içinden çıkılması zor sürecin içine itti. Ole Gunnar Solskjaer geldi, geçmişin yanlış yapılaşmasının içinde yer alanları onarmak adına çabalıyor ama nafile .Siyah beyaz futbol gemisi kupadan elendi, ligte de Avrupa için üçüncülükte zor gözüküyor. Bu sürecte neden Galatasaray önde koşuyor? Neden olacak sarı kırmızılı ekibin yapılaşması ,ekonomik durumunun iyi olması ile elele verince onları rakiplerinin önüne iten nedenler olarak santrada duruyor. Bu süreçte hakem hatalarının da Gs el verdiğini düşünenler olsa da ,GS doğru yapılaşmanın ürünü olarak şampiyonluk şarkılarını sıkça söylemesini kimse göz artı etmesin. Bu gün Türk futbolunda Beşiktaş’ın ve Trabzonun erken zirve yarışından kopmasının bu gün gelin Süper lig kaosunun bunun ürünü olduğunu ben buraya not ediyorum. İtirazı olanlar bana yazarsa sevinirim. Sözün özü bir parası olanlar parasını iyi harcamak adına iyi yapılaşmanın önemini kavramak istiyorsa Galatasaraydan sarı kırmızılı futbol dersi alsın.
HAYAL KIRIKLIĞI ( SERDİVANSPOR)
Süper Playofda elimden geldiğince tüm maçları yakın takip içine aldım. Futbol beynime bazı gerçekleri not ederken, beni hayal kırıklığına uğratan takımın adı Serdivanspor oldu. Sarı siyahlı ekip bizim evin amatör futbolunda hep önde koşan ,her türlü yüksek hedef içinde gezen takım olarak bilinir bu ilde. Hayal kırıklığının lukat karşılığı nedir? Bir insanın beklentilerinin boşa çıkması halinde ortaya çıkan duygunun adı Hayal kırıklığıdır. Bunu futbol torpası içine atıp sorgularsak ne çıkar ? Bunun karşılığında, Talip Toprak gibi deneyimli bir isimle, daha ziyade genç bir kadro ile yola çıkan ,gurup çıktıktan sonra Bala çıkmak adına düzenlenen Playofta ortaya, yarıştan erken kopmak bir yana ,Altı maçın altısını da kaybeden bir Serdivan ortaya çıkarsa, bu başarısızlık içinde bu senenin her anlamda ortaya çıkan yanlış yapılaşması Ekrem Karaberber tesislerindeki sarı siyahlı soyunma odasında tartışma panosuna asılır. Yolun başında bizimde iddalı takımlar arasına ismini yazdığımız Serdivaporun bu hali, bizi de hayal kırıklığına uğrattı vesselam.
FIS FIS İSMAİL VE SEVGİ
Çocuklar duymasın dizisinin Fıs fıs İsmaillini yıllar sonra bir sosyal medya platformunda hastanede gördüm. Bir hastalık nedeniyle hastanaye düşün ,sağlığına kavuşma mücadelesi veren Fıs fıs ismail, şeklen bayağıda değişmiş haliyle onu ziyarete gelenlere neler demiş? doldurmuş? mücadelesi veriyorum ama şükür yine de iyiyim diyen Fıs fıs İsmail ,hastalığı süresince bazı gerçeklere şahit olmuş olacak ki ,Sevgiden gerisi yalan diyerek ,sevginin içini bakın nasıl doldurmuş?. Bakınız diyor Fıs fıs İsmail ,herşey yalan sevgi gerçek. Sevmek yaşamın en önemli lezzeti, ne olur şu kısacık dünyada sevgiden kopmayın, birbirinizi sevin diyen Çocuklar duymasın dizisinin sevmli karakter oyuncusu Fıs fıs İsmailin, sevgi üzerine kurduğu çümlelere eyvallah, bizde katılırız da bizi yöneten nefise bunu nasıl anlatacağız. Sende bizde biliyoruz be Fıs fıs İsmail ,dünya o kadar değişti ki ,değişen dünyada yerle bir olan değerler içinde başköşede olması gereken sevgi son 22 yılda Türkiye dede tepetaklak oldu. Siyasette ,futbolda o kadar ayrıştıkki sevgiye ayıracak zamanımız kalmadı. Yinede umutsuz olmamak gerek, gideceğimiz yer kara toprak be dostlar, oraya gitmeden evvel birbirimizi sevmeye caba sarfetsek dünyanın sonumu gelir. İçinde sevginin yeşerdiği yeni bir Türkiye hayaliyle Fıs Fısİsmaile bize sevgiyi hatırlattığı için teşekkür ederken onada sağlıklı günler dilemek isterim.
SERGEN YALÇIN VE TAYYİP TALHA
Beşiktaşda kötü devam eden sezonda, Kupada ve ligte üst üste kırmızı kart görerek hayal kırıklığı yaratan Tayyip Talha Siyah beyaz camiada gündem oldu. Onun için bazıları şansız bir dönem yaşıyor,bazen bir futbolcunun başına böyle şeyler gelebilir diyenler de var, hatta onun yetişimine katkı sunan Adana Demirspor camiası da ,onun için methiyeler düzmeye ,onun bu süreci aşarak nasıl bir futbolcu olduğuna inanlarda var. Bu arada Tayyip Talhanın Beşiktaş’ın oyuncusu olmadığını söyleyenlerde var. Bu konuda bu gün TV lerdeSpor yorumculuğu yapan eski Beşiktaş Teknik trektörü Sergen yalçın, bakın tayyip Talha için ne demiş ? Zamanında Adana Demirsporda oynarken izlediğim Balotelli için bunun futbol beyni yok demiştim, Tayyip Talha’yı gördükten sonra bu sözümü geri alıyorum .Ben bu kadar amatör bir futbolcuyu Beşiktaş tarihinde hiç görmedim demiş, doğrumu demiş ? Doğru olmasına doğruda, sadece bu çocuğu bu günah keçisi ilan etmek ne kadar doğru? Onu Adana Demirspordan almak adına büyük paralar harcayan ,onu Beşiktaşa alan o günün yönetimine ne demeli ? Bana göre öncelikli olarak siyah beyazlı scaut ekibinin önerisiyle Tayyip Talha’yı Beşiktaşa alanları sorgulamak gerek. Bu gün Beşiktaşı Geçmişte yapılan yanlışların nerelere getirdiğini sadece Tayyip Talha örneğinde görmemek gerek. Beşiktaş son dört yılda o kadar çok yanlışlar yaptı ki ,saymakla bitmez. Bakalım bu sezon sonu Beşiktaşı neler bekliyor. ?
ORDUSPOR VE OTOBÜS HİKAYESİ
Benim bir tezim var, küçük evin bahçesine büyük hayaller yükleyemezsiniz. Eldeki küçük sermaye ,büyük yükü kaldırmaz. Herkesin çekeceği, kaldıracağı yükü sırtlaması gerekir. Futbolda büyük hayaller peşinde koşup ,ufacık bedenlere büyük hayaller yükleyip ,futbolda büyüklere özenen Anadolu takımlarının, reklam seven yönetici tipleri yüzünden nerelere düştüklerine dair bir çok örnek var günümüz Türkiye’sinde .İşte size son bir örnek daha ,2011,2012,2013 sezonlarında Süper ligte gördüğümüz Orduspor, 2024-2025 sezonunda Süper Amatör ligten çekilip ,Amatör kümeye düşmüş. İşte o Ordusporun Otobüsü ( SGK) borçları nedeniyle icra yoluyla satışa çıkartılmış. Nereden, nereye ,şaşırdık mı ? Neden şaşıralım ki, her haliyle kötü yönetilen günümüz Türkiyesi içinde karşımıza çıkan ,Orduspor örneği ne ilk ,nede son olacak. Adım gibi biliyorum, Bu filmin devamı gelecek. .Biliyor musunuz UEFA da ki sorunlu dosyaları olan Ülkeler arasında Türkiye başı çekiyormuş. .
GECEN HAFTANIN İÇİNDE YAŞANANLAR ( TFF 1 HİKAYESİ )
Süper lige yükselme mücadelesi ,playofa bir bilet kapma yarışı bir yana, düşmeme mücadelesinin ateşinin yükseldiği TFF 1 liginde, gecen haftanın hayal kırıklığı içinde önce Ankaragüçüne ,sonra Manisa’ya ,sonra Urfaspora ve sonrada Sakaryaspora bir yer açmak gerek. Kaybedenler içinde kimler şanslıydı? Kaybedipten şanslı olmak nedir demeyin, Urfanın ,Adananasporun yenildiği, Ankaragüçünün, sakaryasporun yenildiği haftada ,Manisanın berabere kaldığı gecen hafta içinde, tam düşme barajının üstünde olan Mesut Bakkalı Ankaragücü Pendik yenilgisi yaşarken ,alttan yukarıyı zorlayan takımların puan kaybı yaşaması onlara artı değer umut yükledi. Sonra yukardaki sonuçlar kime yaradı? Çorumda felaket kötü bir ilk yarı oynamanın bedelini Bolu önünde kaybederek yaşayan Sakaryaspora yaradı tabi ki. Ben bu kadar kötü bir sakaryaspora çok az şahit olmuştum, bunu da gördük. İkinci yarıda yapılan değişimlerle, Ufaçık boylu Emre Demirin kafa golüyle maça asılsakta ,bir puan için saldırı anındason anlarda az adamla yakalandık ve maç koptu. Bu yenilgi kime yazar ? Oyuncu tercihlerini iyi kullanamayan Teknik sorumluya, sonra sahada oynayanlara yazar. Gecen hafta rakiplerimiz yenildi de bu yenilginin içi fazla kurcalanmadı. Bakalım Pendik maçına, içinden çıkacak sonuçlara göre onun getirisini ve götürüsünü yukarıya yazacağız. Bu yazdıklarım geride kalan haftanın izleriydi. Bu arada üst sıralarda komşu Kocaelide Süper bayram coşkusu yaşanmaya başladı. Onlar adına sevindim. Ne demişler komşu komşunun külüne muhtactır. Bu arada Tuncay Şanlının Çorumsporu ,Şanlı geldikten beri kaybetmiyor. Tunçay Şanlı adına sevindim.
ÜÇ GÜZEL İNSAN ÜÇ YORUM ( PICIR İSMET,BEST MUSTAFA, ADNAN ŞEKER )
facedeki arşimi karıştırırken yaşamımda güzel yer işgal eden üç güzel Sakaryalının, geçmişte bir Sakaryaspor maçı sonrası birlikte çekildikleri resim karşıma dikildi. Hislendim, gözlerimden yaşlar süzüldü, Sakaryasporun efsane kaptanı ,kuruluş yılında kadronun en önemli isimlerinden biri olan Pıcır lakaplı İsmet Kahyaoğlu,Best Mustafa lakaplı, Sakarya Gençlikte ve Uniroyalde futbol geçmişi olan, daha sonraları Sakarya medyasının içinde gezinen Mustafa Erkaya ve Şeker gibi bir dost,bir ağbi olan, cebinde hep şeker taşıyan Sakaryasporda kulüp müdürlüğü yapmış ,Adnan şeker her maç öncesi prokol tribünü altında oturur elini öpenlere şeker ikram ederdi. Onlarla yaşadıklarım bir filim şeridi gibi gözlerimin önünde dans ederken onlar gibi güzel Adapazarlılarla bir zamanlar aynı havayı teneffüs ettiğim için kendimi şanslı hissediyorum. Bu vesileyle üç güzel Sakaryalıyı bir kez daha rahmetle anıyorum. Yaşlılıktan mıdır nedir bilinmez ,bizde yaşlandıkça yaşayan bedenimize his dolu anlar yükleniyor.
KOCELİ TRİBÜNLERİNDEN BİR RESİM ( FATMA KAPLAN HÜRRİYET)
Fatma Kaplan Hürriyuet İzmit belediyesindeki hizmetleri bir yana Süper lige koşan Kocaelispora verdiği destekle anılır. İspatımı ,işte ellerinde yeşil siyah bayrak ,işte çok sevdiği Atasının resmi daha ne olsun. Fatma Hürriyet kaplan ve Kocaelispor taraftarının tribünlerdeki birleşiminden çıkan başarının adı Şampiyonluksa eğer buna hiç şaşırmamak gerek. Şampiyonluk için tribün birlikteliği ( Bizde varmı? ) Şampiyonluk için inançlı yönetim ( Bizde var mı?) Şampiyonluk için güven ( Bizde var mı?) Şampiyonluk için birlik beraberlik bizde var mı?Sosyal medyadan okuyorum , Bizde bu gün ki yönetime güven yok ,güven. Ben güveniyor muyum ? Hayırrrrr. O yüzden bu anlayışla Sakaryasporun yarınları için umut beslemek kolay değil dostlar. sakaryasporun yarınları için Rüstemler bildik isimlerin tekelinden kurtulup,Sakaryaspora belediye kapısında nöbet tutmadan bir şeyler verebilecek yönetimler gelsin. Bu şehirde ben bu tarz yöneticilerin olduğunu biliyorum. Yeri ve zamanı gelince isimde vereceğim.