PROSTATI YAŞLILIK BELİRTİSİ SANIP İHMAL ETMEYİN!
Erkeklerde yaşla birlikte sık görülen bir durum olan prostat büyümesi, her zaman ameliyat gerektirmiyor. Hastalığın erken ve orta dönemlerinde, ilaç tedavileriyle şikayetler büyük oranda kontrol altına alınabiliyor. Bununla beraber prostat büyümesinin tedavi edilmezse ciddi ve kalıcı sağlık sorunlarına yol açabileceğini söyleyen UroHealth Kliniği Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Zor, “Bu nedenle erken tanı ve düzenli üroloji kontrolleri çok önemli. Aynı zamanda tedavi sonrası dönemde bol su içmek, kafein ve alkolü azaltmak, düzenli egzersiz yapmak ve ideal kiloda kalmak, prostat sağlığını koruyor, şikayetlerin tekrarlamasını da önlüyor” diyor.
Erkeklerde prostat bezinin yaşla birlikte normalden daha büyük hale gelmesi durumu olan prostat büyümesi, genellikle yaşla birlikte erkek vücudundaki hormonal dengenin değişmesidir. Özellikle testosteron ve östrojen oranındaki değişiklikler, prostat hücrelerinin kontrolsüz şekilde çoğalmasına yol açar. Ayrıca ileri yaş (genellikle 45 yaş sonrası), genetik yatkınlık, hareketsiz yaşam ve obezite, dengesiz beslenme ile sigara ve alkol kullanımı gibi faktörler de prostat büyümesini tetikleyebilir.
Prostat, erkeklerde mesanenin (idrar torbasının) hemen altında bulunan ve idrar kanalını çevreleyen bir bezdir. Yaş ilerledikçe bu bezin iç kısmındaki hücreler çoğalır, böylece prostat dokusu şişer ve idrar kanalına baskı yapmaya başlar. Bu baskı sonucunda ise idrar akışının zayıflaması, sık idrara çıkma özellikle de geceleri, idrar yapmaya başlarken zorlanma veya bekleme, mesanenin tam boşalmama hissi ve ani idrar yapma isteği veya idrar kaçırma gibi şikayetler ortaya çıkar.
Kalıcı böbrek hasarına yol açabilir
Bu belirtiler yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebileceği gibi prostat büyümesi tedavi edilmezse, zamanla idrar yolunu tıkayarak hem mesane hem de böbrek sağlığını ciddi şekilde etkileyebilir. Bu durumun yavaş ilerlese de uzun vadede birtakım riskleri ortaya çıkarabileceğini belirten UroHealth Kliniği Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Zor, “Sürekli tıkanma nedeniyle mesane duvarı kalınlaşır ve esnekliğini kaybeder. Bu da idrarı tam boşaltamama ve sürekli idrar hissiyle sonuçlanır. Mesanede idrar birikmesi ise bakterilerin çoğalmasına yol açar. Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları görülebilir. Aynı zamanda boşalamayan idrar zamanla kristalleşerek taş oluşturabilir. Bu taşlar ağrı, idrarda kanama ve enfeksiyona neden olabilir. Bazı hastalarda da prostat, idrar kanalını tamamen kapatabilir. Bu durumda hasta hiç idrar yapamaz ve acilen sonda takılması gerekir. Tüm bunların yanında uzun süreli idrar birikimi böbreklere geri basınç oluşturur ve kalıcı böbrek hasarına yol açabilir” diyor.
Prostat büyümesinin tedavisinin hastalığın şiddetine, prostatın büyüklüğüne ve hastanın genel sağlık durumuna göre belirlendiğini kaydeden Prof. Dr. Murat Zor, erken dönemde veya hafif belirtileri olan hastalarda tercih edilen ilaç tedavisinin prostat kaslarını gevşeterek idrar akışını rahatlatmaya ve prostatın hacmini küçülterek idrar kanalına olan baskıyı azaltmaya yönelik olduğunu kaydediyor. Prostat büyümesinde kullanılan ilaçların genellikle ağızdan alınan tabletler şeklinde olduğunu belirten Prof. Dr. Murat Zor’a göre bu tedavi şekli ameliyat gerektirmiyor, kolay uygulanabiliyor ve günlük yaşamı etkilemeden uygulanabiliyor.
Öne çıkan tedavi yöntemleri
Alfa Blokerler: Bu ilaçlar, prostat ve mesane boynundaki kasları gevşetir. Böylece idrar akışı kolaylaşır, sık idrara çıkma ve zayıf idrar yapma şikayetleri azalır. Etki genellikle birkaç gün içinde fark edilir.
Hormon Dengeleyici İlaçlar: Bu ilaçlar, prostatın büyümesini sağlayan hormonun (DHT) etkisini azaltır. Zamanla prostat dokusunun küçülmesini sağlar ve idrar yapmayı kolaylaştırır. Etkisi 6 ay-1 yıl içinde yavaş yavaş ortaya çıkar.
Kombine Tedavi: Bazı hastalarda iki ilaç grubu birlikte kullanılır. Bu yöntemle hem kısa sürede rahatlama sağlanır hem de prostatın uzun vadede büyümesi kontrol altına alınır.
Bitkisel Destek Tedavileri: Saw Palmetto (Serenoa repens) gibi bazı bitkisel ekstreler, hafif şikayetleri olan hastalarda destekleyici olarak kullanılabilir. Ancak bu ürünlerin etkisi ilaçlar kadar güçlü değildir, bu nedenle mutlaka doktor önerisiyle kullanılmalıdır.
Her hastanın prostat yapısı farklıdır
Prof. Dr. Murat Zor’un verdiği bilgilere göre endoskopik tedavilerde, cerrahi kesiye gerek kalmadan yapılan modern teknolojik işlemler yer alır. En bilinenlerinden biri Rezum su buharı tedavisidir. Su buharı enerjisi kullanılarak prostat dokusu küçültülür, işlem kısa sürer, hastanede yatış gerekmez ve cinsel fonksiyonlar genellikle korunur. Prostatın ileri derecede büyüdüğü, idrar yapmanın çok zorlaştığı veya ilaçların işe yaramadığı durumlarda ise Lazer Prostatektomi (HoLEP, Thuflep) gibi yöntemler kullanılır. Bu ameliyatlarda prostatın büyüyen kısmı çıkarılarak idrar yolu tamamen açılır.
Ameliyatsız tedaviler her ne kadar modern ve etkili olsa da herkes için uygun olmayabilir. Prostatın büyüklüğü, şekli, hastanın yaşı ve eşlik eden hastalıkları, hangi yöntemin seçileceğini belirler. Bu nedenle üroloji uzmanı tarafından kişiye özel değerlendirme yapılması şarttır. Prostat büyümesi genellikle yavaş ilerler ve çoğu erkek belirtileri “yaşlılık belirtisi” sanıp ihmal eder. Oysa erken dönemde başlanan tedavilerle ameliyat gerekmeyebilir ve hastalık ilerlemeden kontrol altına alınabilir. Tedavi sonrası dönemde ise bol su içmek, kafein ve alkolü azaltmak, düzenli egzersiz yapmak ve ideal kiloda kalmak, prostat sağlığını korur ve şikayetlerin tekrarlamasını önler

